23 Nisan 2008 Çarşamba

DÜNYA'DA DÜŞEN, TÜRKİYE'DE YÜKSELEN DEĞER


Danışmanlık şirketi olan Millward Brown' ın her yıl geleneksel olarak elli bin markayı 1 milyon tüketiciye sorarak marka değerlerini hesapladığı araştırma sonuçları açıklanmış ve geçen yıl olduğu gibi hatta farkı arttırarak Amerikan internet arama motoru birinci olmuş. Google'ı, iki yıl önce zirvede bulunan ve aynı zamanda Garanti Bankası'nın ortağı da olan General Electircs takip etmiş. Araştırmada BlackBerry en çok güçlenen, Starbucks ise yüzde yirmi beşlik düşüşle en çok değer kaybeden marka olarak belirlenmiş. Starbucks'ın bu durumu beni bir hayli şaşırttı; bu da Türk insanının bu kahve sunulan mekanları çok sevmesinden ve "kahve içtim." demek yerine "Starbucks'ta oturduk." diyerek hava atmasından dolayı olsa gerek. Starbucks Türkiye'ye gireli 5 yıl oldu ve 18 Nisan'da Antalya'ya açtıkları mağazayla birlikte 100 mağazaya ulaştılar. Peki nasıl oluyor da dünyada değer kaybederlerken Türkiye'de hızlı bir şekilde büyüyebiliyorlar?


Amerika'da her köşe başında bulunabilen, insanların alışverişten yorulup oturup kahve içtikleri Starbucks mağazaları, Türkiye'de ise insanların süslenip püslenip arkadaşlarıyla beraber takıldıkları ortam mekanları olmuş durumda. Ülkemizde Starbucks'da kahve içmek bir statü göstergesi. Çoğu zaman sinekten yağ çıkaran, lüks için para harcamayı kerizlik olaran gören halkımız bir kahveye 10 lira verebiliyor. Bu insanların verdikleri paranın sadece çok az bir kısmı kahve için; aslında Starbucks'da oturarak kendilerini manevi olarak tatmin ediyorlar ve yüksek bir sosyal statüye sahip olduklarını hissediyorlar. Bu Starbucks için büyük bir pazarlama başarısı. Bunun arka planına bakacak olursak, ülkemizde kaldırım kahvesi kültürü Starbucks ile ortaya çıkmaya başladı. Daha önceden, kahve sadece evlerde ve klasik Türk kahvesi olarak içiliyordu. Starbucks'a giren kimse ise 40 çeşit kahve seçeneğiyle değişik bir deneyim yaşıyor ve bir kahve parasına istediği kadar oturabiliyor. Kısacası dünyada marka değeri hızla düşen Starbucks, mağazalarında kahveden çok daha fazlasını satarak Türkiye'deki hızlı yükselişini devam ettirebiliyor. Bunda halkımızın 10 liraya sosyal sınıf atladığını hissetmesinin de payı büyük.

1 yorum:

Melike Demirbağ Kaplan dedi ki...

Bence Starbucks'a gitmede statü meselesinin etkisi olabilir, ama ben hala temel nedenin standardizasyon olduğuna inanıyorum. Ne kadara çıkacağını biliyorsun, sürprizler yok, istediğin kadar oturabiliyorsun ve kimse rahatsız etmiyor. Kaldı ki günün kahvesi 3.75 YTL, aslında bir çok kafe vb.den de daha ucuz sayılır.

Bilmiyorum ya, Starbucks olayı konusunda hala kafam karışık :)